Antik dönemde adı Nyssa olan Nevşehir’in Osmanlı imparatorluğu zamanındaki adı Muşkara idi. Osmanlı Padişahı III. Ahmet’in damadı ve sadrazamı olan İbrahim Paşa (1660-1730) doğup büyüdüğü yer olan Nevşehir’e ilgi göstermiş, Ürgüp’e bağlı 18 haneli küçük bir köy olan Muşkara’da camiler, çeşmeler, okullar, imaretler, hanlar ve hamamlar yaptırmış, adını da ‘Nevşehir’ olarak değiştirmiştir.
Damat İbrahim Paşa Külliyesi
Damat İbrahim Paşa Külliyesi içinde yer alan Kurşunlu Camisi 1726’da tamamlanmıştır. 3 kapılı bir avlu içinde caminin 44 m. yüksekliğinde zarif bir minaresi vardır. Ana mekanı örten kubbesi kurşunla kaplandığı için bu adla anılır. Caminin iç kısmı çiçek motifleriyle bezenmiştir. Caminin hemen yanındaki külliyeye ait medrese, kütüphane ve imarethane ile hamam bulunur. Şehrin yüksek bir tepesindeki Kale Selçuklular tarafından kervan yollarının güvenliği için inşa edilmiştir.
Nevşehir Yeraltı Şehri
Kale çevresinde yeralan binden fazla konutun Toki inşası sırasında yıkılmasıyla başlayan bu serüven, tünellerin ve birkaç odanın tespitiyle başladı. Tespit edilen alanın, dünyanın en büyük yeraltı şehri olduğunu, bir Kapadokya turu esnasında, programınıza dahil edilecek yeraltı şehirlerinden biri olan Kaymaklı yada Derinkuyu yerleşimleri bu yeni devasa yerleşimin yanında mutfak bölümü ebatında kalır diyebiliriz. 7 metre uzunluğunda bir tünel, 20’den fazla giriş-çıkış kapıları ve geçitler, 110 metre kot (kaç kat olabileceğini tahmin edin) ve Osmanlı Dönemi’nden kalma da 30 farklı su yolu tespit edildi.
Türkiye’nin peri bacaları, yerin altındaki onlarca metre derin şehirleri ve diğer tüm volkanik oluşum ve milyonlarca yıllık tarihiyle Kapadokya, yılda milyonlarca turist ağırlarken, Nevşehir Yeraltı Şehri’ nin de bu sayıya katkıda bulunacağı kesindir. Restorasyonu yaklaşık 5 yıl sürecek olan bu proje için, bölgeyi ziyaret sürenize 1 gün fazladan zaman ayırmayı unutmayın.
Nevşehir Müzesi
Henüz tam anlamıyla hakettiği alana sahip olmamakla beraber, Kapadokya Kronojisini öğrenmek ve anlamak adına önemli bir ziyarettir. Civelek Mağarası ile Avcı-Toplayıcı dönemden üst katta yer alan Cumhuriyet Dönemi’ ne kadar birçok eseri incelemek mümkündür.