Nevşehir’e 19 km. uzaklıkta, Nevşehir-Niğde karayolu üzerindedir. 1964 yılında ziyarete açılan yeraltı şehri, ‘Kaymaklı Kalesi’de denilen yerin altında bulunmaktadır. Antik adı ‘Enegüp’ olan Kaymaklı köyünde halk, evlerini yeraltı şehrinin yüze yakın tünelinin etrafına yapmıştır. Yöre halkı halen avlulara açılan bu tünellerden geçerek yeraltı şehirlerinin uygun mekanlarını kiler, depo, ahır olarak kullanmaktadır. Kaymaklı yeraltı şehri Derinkuyu Yeraltı Şehri’nden gerek plan, gerekse kuruluş yönünden farklıdır. Pasajlar dar, alçak ve eğimlidir. Halen 4 katı açığa çıkarılmış, mekanlar daha çok havalandırma bacalarının etrafında toplanmıştır.
Yeraltı şehrinin 1. katında ahır yeralmaktadır. Bu mekanın küçüklüğü yeraltı şehrinin henüz temizlenmeyen alanlarında da ahırların varolması gerektiğini gösterir. Ahırın solundaki sürgü taşlı bir geçit vasıtasıyla kiliseye geçilir Bu koridorun sağ tarafında günlük yaşam yeri olarak oyulmuş odalar bulunmaktadır.
2. kattaki kilise tek nefli 2 apsislidir. Apsislerin önünde vaftiz taşı, kenarlarda ise oturmaya yarayan platformlar yer alır. Bu kattaki mezarlık alanının kilisenin hemen yanında olması dini özellikleri olan kişilere ait olduğu fikrini güçlendirir. Bu katta ayrıca oturma mekanları da mevcuttur.
Yeraltı şehrinin en önemli mekanları 3. kattadır. Bu miktarda erzak depoları, şırahaneler ve mutfakların bulunduğu bu kattaki çok çukurlu andezit taş oldukça ilginçtir. Son araştırmalar neticesinde bakır cevherini öğütmede kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu taş dışarıdan getirilmeyip yeraltı şehrinin inşası esnasında açığa çıkan tüflerin altındaki andezit lavlarındandır. İhtiyaç duyulduğu için işlevine uygun olarak 57 adet kırma ezme çukurları açılmıştır. Yaklaşık 10 cm. boyutundaki bakır cevheri kırma çukurları içine konur. Kırma taşı ile kırılarak ergitmeye hazır hale getirilir. Bu teknik Prehistorik Dönemlerden beri bilinen bir yöntemdir Kaymaklı Yeraltı Şehri’ ne getirilen bakır büyük olasılıkla Aksaray-Nevşehir arasındaki bir ocaktan getirilmiştir. (Bu ocağı Kapadokya Bölgesi’nin en eski yerleşimlerinden biri olan Aşıklı halkı da kullanmıştır.)
4. Katta yeralan şırahanelerde bol miktarda erzak depolarının ve küp yederinin bulunması bu yeraltı şehrinde yaşayan halkın düzenli bir ekonomileri olduğunu gösterir. Yeraltı şehri henüz tam olarak temizlenmemesine ve sadece 4 katının açığa çıkarılmasına rağmen, bölgenin en büyük yeraltı yerleşimlerinden biri olduğu kesindir. Çünkü küçük bir alana yayılan erzak depolarının sayısı gözönüne alındığında burada çok sayıda insanın yaşamış olabileceği ihtimalini güçlendirmektedir.